Gebelik Esnasında Nasıl Beslenmeliyiz?

Pişmemiş et yemekten mutlaka kaçınmamız gerekir. Bakın, bu çok önemli! Çünkü, çiğ et gelişmekte olan bebeğin doğumunu olumsuz etkileyecek bir parazit olan toksoplazma içerebilir. Yani çiğköfteye karşı aşermeniz varsa bile lütfen etsiz hazırlanmasını sağlayın, olmaz mı? Çiğ eti ellerinizle ellememek, bunun yerine örneğin köfte yaparken naylon eldiven kullanmak işinize yarayabilir. Meyveleri ve yeşillikleri çok iyi yıkadıktan ve meyveleri mümkünse kabuklarını soyduktan sonra tüketmeyi ihmal etmeyin. Bunun yanı sıra Brusella mikrobunun size ve yavrunuza bulaşmaması için pastörize edilmemiş sütten yapılan her türlü peynirden uzak durun ve kesinlikle pastörize edilmemiş süt içmeyin. Ayrıca yumurtayı iyi pişirmeden yemeyin.

Hamilelik sürecinde bolca tüketmeniz gereken en temel besin ise su; evet, yalnızca su! Hamile bir kadının, diğer kadınların içmesi gereken su miktarından çok daha fazla su içmesi gerekir. Hem vücudunuzun eskisinden daha fazla suya gereksinim duyması, hem de sütünüzü artıracak ve vücudunuzu uyumlu tutacak olduğu için, her gün en az 8-10 bardak su içmeniz gerektiğini önemle hatırlatmalıyız. Nereden baksanız iki canlısınız, nihayetinde…

Egzersiz yapmayı mutlaka günlük programınıza dahil etmelisiniz. Tabii öncesinde usta bir maratoncu olup da uzun mesafeler koşmak gibi bir alışkanlığınız (!) varsa, hamilelik süreci ne yazık ki buna devam etmek için pek uygun olmamaktadır. Gün içinde 30 dakikalık yürüyüşler yapmak ve 10 dakika mola vererek 40 dakikayı tamamlamak, sizin için olduğu kadar, bebeğinizin doğum kanalına rahatça yerleşmesi için de oldukça yararlıdır. Bunun yanı sıra mevsime uygun olarak her gün yüzme olanağınız varsa bunu da yapmalısınız. Yani çok us­ta bir yüzücü olmanıza gerek kalmadan… Ayrıca bel ve sırt ağrılarınızı gidermek için önerilen belirli hareketler var. Katılacağınız hamilelik kursunda veya doktorunuz aracılığıyla bu hareketlerin doğru pozisyonlarla nasıl ve ne kadar süreyle yapılacağını öğrenebilirsiniz. Ayrıca doğum sırasında daha az sıkıntı yaşamaya yarayan belirli kalça ve rahim kasılması hareketleri ile nefes çalışmalarını da ihmal etmemeniz, o anda rahat olmanızı sağlayacaktır.

Egzersizlerinizi bitirdikten sonra çok sıcak banyo yapmamaya özen gösterin. Sauna ya da buhar odasına girmekten kaçının. Çünkü vücut ısınızın aniden değişiklik göstermesi, bebeğinizin gelişimini olumsuz etkileyebilir. Hamilelikten önce çok aktif bir yaşamınız varsa, bu tempoyu çok da fazla değiştirmeden böyle yaşamaya devam edebilirsiniz. Ancak kendinizi ve bebeğinizin konumunu zorlayacak hareketleri sakın denemeye kalkmayın. Bu süreçte çok fazla kilo kaybetmeye başladıysanız bu konu hakkında kafanıza takılan soruları mutlaka doktorunuza danışın ve sizin beden ve yaşam tarzınıza en uygun egzersiz modeline beraber karar verin.

Arkadaşlarınız ve aile yakınlarınız hamile olduğunuzu duydukları andan  itiba­ren size çok güzelleştiğinizi veya yüzünüze bir canlılığın geldiğini söylemeye başlayacaktır. Siz de büyük olasılıkla kendinizi daha güzel hissetmeye başlayacaksınız. Bazı kadınlar ise tam tersine kendilerim çirkinleşmiş hissederler. Bedeninizde ve yüzünüzde bazı değişikliklerin olduğunu fark edeceksiniz ve bunlar doğal olarak hoşunuza gitmeyebilir. Genelde hamile kadınların çoğu, öteden beri uyguladıkları güzellik alışkanlıklarına ne ölçüde devam edebileceklerini me­rak eder. O halde bazı sorular soralım ve birlikte yanıtlayalım.